KKTC vatandaşı Senem Kantarcıoğlu, 1 ay önce Covit19 atlatıp, 10. Gün sonra negatife dönüp, sağlığına kavuşmuş ve 8 Aralık’dan beri, hastalığı atlatanların adaya girişlerdeki belirsizliğin ortadan kalkmasını bekliyor.

Senem Kantarcıoğlunun haber sitemize gönderdiği açıklamayı aynen yayınlıyoruz.

Kantarcıoğlu, sesini duyurabilmek için yaptığı açıklama şöyle:

Covit19 atlatanların KKTC şartlarına uygun şekilde değerlendirilip, girişleri hakkında karar çıkartılması istedi.

Kantarcıoğlu’nun 1 ay önce, nereden kaptığını tespit edilemese de Covit19 testi pozitif çıktı. Az semptomla, evde ve ayakta atlattı. İyileştikten sonra adaya, ailesinin yanına gitmek isteyen Kantarcıoğlu, devletin karantinaya bile girmemesi gerekirken, karantina ücreti talep etmesi üzerine avukatlara danıştığında, bir vatandaştan alınıp, diğer vatandaştan alınmayan karantina ücretinin eşitlik haklarına da aykırı bir karar olduğunu öğrendi. Cumhurbaşkanı, Başbakan, Maliye Bakanı, Sağlık Bakanı ve müşteşarlarına, danışmanlara durum değerlendirmeleri için dilekçe yolladı. Sağlık Bakanlığı’na ait başvuru formlarını doldurup, bakanlığa resmi olarak da başvuruda bulundu fakat geri dönüş olmadı.

11 Aralık 20 tarihinde, KKTC Sağlık Bakanlığı, Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi, “Covid-19 enfeksiyonu geçiren ve KKTC'ye gelmeyi talep eden kişiler testinin negatife dönmesinden 14 gün sonra ülkeye girebilecek.” Kararını yayınladı fakat adaya girişlerin ne şekilde yapılacağı konusu açıklanmadı.

Türkiye’de, 10. günün sonunda devlet hastanesine, iş yerine vermek için negatif olduğuma dair test yaptırma talebi ile başvuruda bulunan Kantarcıoğlu’na, virüsün 10 günden sonra bulaşıcılığı kalmadığı ve bu sebeple test yapılmasına gerek olmadığı, işyerinin konu ile ilgili kararname ile işe başlatması gerektiği söylenerek, test talebi geri çevrildi.

Türkiye’de Sağlık bakanlığının çıkardığı yeni bir kararnameye göre de 3 ay temassız yani hastalık kapma ve bulaştırma risksiz sayılıyorsunuz:

“Kesin COVID-19 tanısı alan kişilerin, PCR test sonucunun pozitif çıktığı tarihten itibaren eden 3 ay içerisinde başka bir COVID-19 vakası ile temasının olması durumu, riskli temas olarak değerlendirilmez ve temaslı takibi yapılmaz. Bu kişilerin 3 aydan sonra gerçekleşen COVID-19 vakası ile temasları değerlendirmeye alınır.”

Kendisi, bu kararalar ışığında, ilgili konularda KKTC’de de, ada şartlarına uygun kararlar alınmasını ve kendisi gibi Covit19 atlatanların durumunun değerlendirilmesini talep ediyor.

Yetkililerin, yeni bir karara imza atmak istemediğini bildiren Kantarcıoğlu, bu konuda yetkili kiminle konuşulsa kendisini haklı bulduğunu, elinde Sağlık Bakanının yeterli olduğunu onayladığı antikor testinin, negatif pcr testinin ve riskli olmadığına dair de HES Kodu olmasına rağmen 10 günü aşkın süredir uçağa binebilmesi için yazı alamadığını ifade ediyor

Konsolosluklara da yetki verilmiyor olmasından da yakınan Kantarcıoğlu, şahsi olarak başvuru yapılması gerektiğini fakat Bakanlığın sitesinde Güney Kıbrıs’a geçenlerin karantina muafiyet ve sağlık için seyahat edenlerin ev karantina talep formu olmasına rağmen, Covit19 atlatanlar için herhangi bir başvuru formunun olmadığını söylüyor.

Kimseden torpil istemediğini, doktorlardan ve avukatlardan edindiği bilgiler doğrultusunda, hakkı olanları talep ettiğini bildiren Kantarcıoğlu, vücudunun kendi antikorunu üretmiş olduğunu ve  bunun bir nevi doğal aşılanma olduğunu, çıkan aşıların da, şu an ne kadar süre koruduğunun bilinmediğini söylüyor.  Kendisi gibi hastalığı atlatmış ve tedavi için gerektiğinde antikor bağışı yapacak KKTC vatandaşlarının da olduğunu, herkesin bir karar çıkması için beklediğini bildiriyor.

Yetkilileri, konuya çözüm üretmek için göreve davet eden Kantarcıoğlu, adaya ve ailesinin yanına gelmek için kararların alınmasını bekliyor.  

İlginiz ve desteğiniz için şimdiden teşekkür eder, iyi çalışmalar dilerim.

Senem Kantarcıoğlu