Girne Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüşülen kürtaj davasında, dün, Ada Hospital’de zaman zaman görev alan 3 anestezi doktoru ve Girne Kaymakamlığı’nda çalışan bir memur şahadet verdi

Elmas TOKAY

Kamuoyunda “kürtaj davası” adıyla bilinen, Ada Hospital’de bazı hamileliklerin yasa dışı sonlandırılmasıyla ilgili 6 sanıklı davaya Girne Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün de devam edilirken, iddia makamı mahkemeye 4 tanık daha dinletti. İddia makamının dünkü tanıkları arasında 3 anestezi doktoru ve Girne Kaymakamlığı’nda, doğum, ölüm, kimlik ve pasaport bölümünde görevli bir memur yer aldı. Kaymakamlıkta görevli memur N. K., Ada Hastanesi’nin açıldığı günden itibaren 56 canlı bebek doğum kaydı bulunduğunu, ancak hiçbir ölü doğan bebek kaydı olmadığını kaydetti.

Fatma Şenol’un başkanlığında Yargıç Murat Soytaç ve Yargıç Seran Bensen’den oluşan Girne Ağır Ceza Mahkemesi Heyeti’nin baktığı “yasadığı kürtaj” davasını, İddia Makamı Başsavcılık adına Kıdemli Savcı Erdinç Akyener yürütürken, sanık Mehmet Ali Tunçbilek’i Avukat Serhan Çınar, sanık Verda Tunçbilek’i Avukat Mustafa Şener, sanıklar Ayşegül İşbilen ile Taner Okburan’ı Avukat Emre Kadri ile Avukat Ali Hidayet, sanık Fahri Karagözlü’yü Avukat Güneş Menteş ve sanık Rasiha Serdaroğlu’nu Avukat Tahir Seroydaş ile Avukat Ömer Başay temsil ediyor.

N. K.: 56 doğum kayıt edildi

İddia makamının dünkü ilk tanığı, Girne Kaymakamlığı’nda, doğum, ölüm, kimlik ve pasaport bölümünde görevli N. K., oldu.

N. K., bugüne kadar Girne’deki Ada Hospital (Tunçbilek Sağlık Hizmetleri Ltd.) isimli yerden, kaymakamlığa 56 canlı doğan bebek bildirimi yapıldığını kaydetti. Hastaneden, ölü doğumla ilgili bir hiçbir bildirimin yapılmadığını kaydeden N. K., canlı doğum veya ölü doğumla ilgili bildirimlerin, ameliyatı yapan doktor veya hastanenin mührünün olduğu bir belgeyle yapıldığını söyledi. N. K., şahadetinin ardından savunma avukatlarının sorularını yanıtladı.

N. K.’nin ardından iddia makamı, 3 anestezi doktorunu arka arkaya tanık olarak mahkemeye dinletti. Daha sonra 3 uzman doktor, savunma avukatlarının sorularını yanıtladı.

İlk olarak anestezi doktoru B. B., şahadet verdi. B. B., Ada Hospital’e ilk açıldığı dönemlerde ve sanık olan anestezi uzmanı Rasiha Serdaroğlu’nun olmadığı dönemlerde gittiğini söyledi. Bir sezaryen ve birkaç kez de kürtaj ameliyatı için hastaneye gittiğini kaydeden B. B., sezaryen ameliyatında, sanıklar Fahri Karagözlü ve Verda Tunçilek’in yanında, hemşire olarak sanık Taner Okburan, ebe olarak ise sanık Ayşegül İşbilen’in yer aldığını söyledi. Daha sonra 34 haftalık bebekte bulunan protofol ilacıyla ilgili bilgi veren B. B., protofolun, hastaya ilk uyutma aşamasında bilinç kaybı için verilen bir ilaç olduğunu anlattı.

N. S.: 2015 yılına kadar oraya gittim

İddia makamının diğer tanığı anestezi doktoru N. S., ise sanık Verda Tunçbilek’in istemiyle tüp bebek merkezinde yapılan işlemler için hastaneye birçok kez gittiğini, ara ara da hastanede yapılan sezaryen ameliyatlarına ve kürtaj işlemlerine girdiğini söyledi. 2015 yılından sonra O. A., isimli anestezi doktoru hastanede işe başladığı için, o tarihten itibaren hastaneye gitmediğini söyleyen N. S., sanık Verda Tunçbilek’in 2 yıla yakın bir süredir kürtaj yapmadığını kaydetti.

Ç. Ç.: Birkaç kez spinal anestezi yaptım

Ada Hospital’de ameliyatlara giren bir diğer anestezi doktoru Ç. Ç., ise dünkü son tanıktı. Ç. Ç., 5-6 kez hastaneye gidip ameliyatlara katıldığını, birkaç kez de bu hastanede spinal anestezi (belden aşağısının uyuşturulması yöntemi) yaptığını söyledi. Ameliyatlara sanıklar Fahri Karagözlü ve Verda Tunçilek’le birlikte girdiğini ancak, hemşire ve ebenin kim olduklarını hatırlamadığını söyledi.

Dava haftaya pazartesi devam edecek

Son tanığın ardından söz alan Kıdemli Savcı Erdinç Akyener, başka tanığının şu an hazır olmadığını beyan ederek kısa bir tehir talep etti.

Heyet Başkanı Fatma Şenol da davayı yeni tanıkları dinlemek üzere 7 Kasım 2016 Pazartesi gününe tehir etti.

Kıbrıs